25 Haziran 2015 Perşembe

WoT:Dünyanın Gözü, Yeniden Okuma!

Öndeyiş; Ejderdağı


Herkese merhaba!

Öncelikle bu yazıyı okuyanların aklına gelebilecek 2 soru şudur; 1 dayak nedir? 2 neden atılır? Yok bu başkaydı... Aklınıza gelebilecek soru şudur; bu yazı spoiler içermekte midir? Evet malesef spoiler içermektedir. Yine de elimden geldiğince az tutmaya çalışacağım bunu. Yani yarın kalkıp seriye başlamak isterseniz gönül rahatlığıyla başlayabilirsiniz sadece genel hatlarıyla bilgilenmiş olursunuz. Kitabın sonunu başından anlatmayacağım. Ama hedef kitle kitabı okumuş kimseler veya halihazırda okuyan ve 6. ciltte olanlar :) Bunun dışında ilk kitabı okuyalı biraz zaman geçtiği için olay örgüsü aklımda karışmış olabilir ve yanlış yorumlar da yapabilirim kusura bakmayınız.

Kitaba başlamadan önce biraz bilgilenelim;

Arka Plan


Yazar kitabı aslında 6 cilt düşünmüş ama evdeki hesap çarşıya uymamış tabi. Toplamda 14 cilt olan bu külliyat yaklaşık 10.000 sayfa. 

Wheel of Time! ufak bi araştırmayla bunun eski dinlerden bir konsept olduğunu bulabilirsiniz. Eski hinduizm, budizm inançlarında görülüyor. Zamanı kendini tekrar eden bi çember olarak tanımlıyor ve sürekli yeni çağlar gelip geçiyor.

Bunlarla birlikte tabiki kahramanlar doğuyor ölüyor ve tekrar doğuyor. Yani oyuncular aynı dünya aynı ve oyun sürekli yeniden başlıyor gibi. Aynı oyuncularla değişik sonuçlar elde edip duruyorsun. (Kitapta bence mükemmel de bir paralel evrenler teorisi var ki zamanı geldiğinde konuşacağız). İyilik ve kötülüğün ebedi savaşında galip gelen olması için birinin çıkıp bu düzene bir son vermesi gerekir sanırım o çemberi kırmalı ve iyilikse iyilik, kötülükse kötülük ancak böyle kazanabilir gibi bir konsept. Burada iyiliği, ışığı Dragon temsil ediyor. Kötülük kaynağı ve dünyayı ele geçirmeye çalışan ana kötü karakter ise Shai'tan.

(Kitapta bence mükemmel de bir paralel evrenler teorisi var ki zamanı geldiğinde konuşacağız)

Bu Dragon'un adı Lews Therin Telamon çağlar boyu sürekli tekrar doğuyor (tüm diğer büyük kahramanlar gibi) ve ışığı savunuyor. Kendisi bir Aes Sedai ama çok güçlüsünden.
(Burada hemen Aes Sedai nedir onu anlatmak lazım. Aes Sedailer 'tek güç(one power)' adı verilen evrenin ve zamanın yaşam kaynağı olan olguyu yönlendirebilen kişiler. Bu 'tek güç' eril ve dişil bölümlerden oluşuyor eril olan kısmı Saidin'i sadece erkekler, dişil kısmı olan Saidar'ı ise sadece kadınlar yönlendirebiliyor. Biri olmadan diğeri olamayan 2 yarıdır bunlar. Zaman çarkının dönmesini sağlayan da bu güçtür).

Shai'tan da bildiğiniz şeytan bence, kötülük timsali bir kişi. Dragon vakti zamanında çok güçlenmişken büyük bir saldırıyla Shai'tan 'ı bir zindana kapatıyor ama bunlar olurken kötülüğün efendisi de boş durmuyor yapacağını yapıyor. Ama giriş için bu kadar bilgi yeter bence ilk bölümden başlayalım artık :)

Şuraya da küçük bir WoT haritası çizelim


Öndeyiş: Ejderdağı


Neler Oldu


Sahne bir sarayda açılır. Saray depremlerle sarsılmaktadır ve duvarlardaki tablolar ve değerli mobilyalar dışında her yer dağılmış, sütunlar yıkılmıştır. Yerler kaçarken çakan şimşeklerden veya onları kovalayan yangınlardan dolayı ölmüş insanlarla doludur. Tüm bu hazin durumun ortasında 'Ilyena, Aşkım, neredesin?' , 'Herkes nereye saklandı' diyerek gezinen bir adam görünür. Gezinirken aradığı, gözleri son anlarının dehşeti ve inanmazlığıyla donmuş Ilyena'sının üzerinden de sanki bir engelmiş gibi atlayarak geçer.
Gezinirken adamın gözleri aynaya kendi yansımasına takılır. Hafif hırpalanmış pelerini ve saçları, pelerinin üzerindeki kadim Aes Sedai sembolüyle bu orta yaşlı, uzun boylu, eskiden yakışıklı olduğu belli adam Lews Therin Telamon'dur. Adam hala sevgilisine seslenir, saray hala depremlerle sarsılırken Therin'in arkasında bir adam yoktan var oldu.
Yeni adam Lews Therin'e onun için geldiğini, Shai'tan'ın lekesinin onun ne kadar içine işlediğini görmek ve son anlarında ona daha çok acı çektirmek için geldiğini söyler ancak Therin pek oralı olmaz sevgilisine seslenmeye ve misafiri karşılamaya gelmesini söylemeye devam eder. Adamın adını sorduğunda cevap Elan Morin Tedronai olur. İnsanların andığı şekliyle 'Umuda İhanet Eden'.

-"Evet, Umuda İhanet Eden. İnsanlar beni böyle adlandırdı, tıpkı sana Ejder adını verdikleri gibi, ama senin aksine, ben ismimi benimsedim."

-Elan Morin Tedronai'den Lews Therin Telamon'a.

Umuda İhanet Eden Lews Therin'e acı çektirmeye başlar. Ateş iliklerini dağlar, asit damarlarına hücum ederken yere düşer. Acı yavaş yavaş geçtiğinde son bir güçle Ilyena'sına sürünerek onu kucağına alır. Aklı biraz yerine gelmiştir ve Ilyena'nın ölümü yüzünden adamı asla affetmeyeceğini söyleyerek içindeki tüm güçle saldırmaya hazırlanır. Ancak adam Therin'e acı gerçeği anlatır. Therin, hatırlar..

-''Hatırla, seni aptal! Karanlığın yüce efendisine düzenlediğin nafile saldırıyı hatırla! Onun karşı saldırısını hatırla! Hatırla! Şu anda bile Yüz Yoldaş dünyayı paramparça ediyor ve her gün yüz kişi daha onlara katılıyor. Güneşsaçlı Ilyena'yı kim öldürdü, Kardeşkatili? Benimkiler değil! Senin kanından bir damla taşıyan herkesi kim yok etti? Benimkiler değil! Hatırla ve Shai'tan'a karşı çıkmanın bedelini anla''
-Elan Morin Tedronai'den Lews Therin Telamon'a.

Lews Therin bu kez gözlerini çevirdiği her yerde ölüler bulur. Yıkılmış bir saray, yarı gömülmüş sevdiği yüzler. Buna dayanamazdı. Ümitsizlik içinde Gerçek Kaynak'a, lekeli saidin'e uzandı ve yolculuk etti.
Düz ve boş bir toprağa indi. içine o kadar çok tek güç çekti ki kendisi de sıvılaşmış ışığa dönmüştü artık. Tüm bu güç vucudundan geçti ve toprağa aktı. Toprak gökyüzüne doğru öyle bir kabardı ki tepesinden hala lavlar dökülen kilometrelerce yükseklikte bir dağ oluştu.

Yorum


Aman tanrım! 

İlk okuduğumda da beni inanılmaz yakalamıştı bu giriş. Yani çok şey vaad ediyor kesinlikle. Ama hiçbir şeyden bahsetmeden. Yani inanılmaz olaylar büyük aksiyonlar yaşanmış ve bu yaşananları inanılmaz bir heyecanla okurdum anlatılsaydı. Bir yerde başka bir hikayenin, zaman çarkını ele alırsak başka bir çağda yaşanmış olan dragon hikayesinin son perdesi. O çağda Lews Therin'in sonu böyle olmuş ama bize anlatılacak olan başka bir çağ başka bir yaşam başka bir Dragon Reborn
Bunları düşününce benim seriden beklentim tavan yapmıştı ve dragon kimdir hikayesi nasıl ilerleyecek hevesle okumaya devam ettim. 

Lews Therin'e dönersek bu büyük zat sonradan gelen adamın dediğine göre gerçekten de Shai'tan'a karşı büyük bir savaş vermiş ve kazandığını da sanmıştır. Ama Shai'tan'ın karşı saldırısı sanırım bu Tek Güç'ün eril yarısı saidin'i kirletmiş. Bu kirlilik de saidin'i kullandıkça deliliğe yol açıyor. Diğer erkek Aes Sedai kardeşler de delirmiş tabi dünya kaos içinde kıvranıyor bunlar yüzünden. Düşün adam ölürken bile rahat durmadı koca dünyanın en büyük dağını (Dragonmount) yarattı da gitti..

İş bu vakaya; Vaka-i Hayriye DENMEZ. O yeniçeri ocaklarının II. Mahmut tarafından kaldırılmasıdır.. Erkek Aes Sedailerin dünyayı yakıp yıkmasına verilen isim Kırılış(Breaking)'tır.



Kırılıştan sonra tabi olaylaaar olaylar. Ama bu olaylar sonraki yazılarda. 
Şimdilik böyle bir açılış yaparak bırakıyorum. Bir sonraki yazıda yeni bir çağ ve asıl kahramanlarımızla karşınızda olacağım!

Kalın sağlıcakla!

23 Haziran 2015 Salı

Let The Dragon Ride Again On The Winds Of Time!

Dont Panic!


Merhaba! İlk blog gecenin ortasından çıkıp geliyor. Adım Can, 23 yaşındayım İTÜ maden mühendisliğinden (neredeyse) mezun oldum. Küçüklükten beri gelen bir fantastik kitap merakım var ve birçok da seri okudum. Harry Potter, LOTR, Wheel of Time, Hitchhiker's... ve Warcraft serisinin tüm kitapları gibi şeyler işte. Biraz mainstream ama bi yerden başlamak lazım.
Thats me!

 Blog yazmak istememdeki asıl amaç okuduğum kitapları burada yorumlayıp aldığım keyfi sizlerle paylaşmak. Tabi bu sayede daha keyifli hale geleceğini de umuyorum bu okuma işinin. Çünkü birazdan anlatacağım bu Wheel of Time serisinin tuğla gibi kitapları bir yerlerde konuşulmayınca unutuluyor ve unutmak istemiyorum. Gidip dağa taşa derdimi bağıracağıma yazmak istedim. Tabi bu yazılar kitabı okumuş insanların daha çok ilgisini çekecek şeyler olacaktır ama az spoiler içeren şeyler yazmak istiyorum ki buradan okuduklarınızla belki seriye başlarsınız ve bloglarıma yorumlarınızla katkıda bulunursunuz!
Zaman içinde başka kitaplar hakkında ve diğer konularda da yazılar yazmak istiyorum ama blogun asıl ve ilk konusu Wheel Of Time serisi olacak bilginize! 
Şimdiiii bu güzel seri 14 ciltten oluşuyor her biri de ortalama 1000 sayfa diyebiliriz. Yazarı Robert Jordan üstadımız çok güzel bir anlatım diline ve mükemmel betimlemelere sahip. Daha bugun 6. cildi bitirdim. Kitabın sonu beni şoklara soktu ama 6. cilt bizim çoook sonraki konumuz olacak. Planladığım şey şu şekilde 1. kitaptan itibaren kitabın her bölümünü adım adım yorumlayarak tüm seriyi taramak istiyorum. Çok vakit alacağı aşikar ama keyif alarak yapacağıma eminim. 
Kimi zaman tek bölüm yorumu kimi zaman birden çok bölüme birden yorumlar olabilir gidişe göre artık yavaş yavaş göreceğiz. 

İlk blog acemilikleri görmezden gelirsen lütfen :) Tüm yorumlara, önerilere sonuna kadar açığım ve yazıyı okuduysanız yorum yaparsanız çook da mutlu olurum. 

Sağlıcakla!